20 Şubat 2010 Cumartesi

Türk Telekom - Beşiktaş CT maçı...

Geç olsun güç olmasın... Maçın üzerinden günler geçti ama çok yazasım var!! Çok çok!
Maça halk oyunları çalışmamı ekip gittim... Gitmez olaydım da dedim iyi ki gittim de dedim. Çelişkilerle dolu saçmasapan bir maçtı. Hem Ankara gibi bir şehirin takımının maçını izlemeye gittiğime utandım hem sevindim. Hem basketbol seyircisini alkışladım hem yuhladım! Bir çok çelişki ve gariplik bir aradaydı o gün.
Maç başlamadan bir saat önce salonun kapısında olduk, kapılar ancak o zaman açılır diye ama nerede!! Kapılar maça yarım saat kala açıldı. Onca insan salona maç başladıktan sonra girmek zorunda kaldı. Bunda kim suçlu varın siz görün!
Sıraya girmiş salona girmeyi beklerken Telekom Güçlüler göründü ufukta. Sıranın önüne geçip periyodik olarak sırayı bölüp içeri girmeye başladılar. Evet, onlar belirli bir yaşa gelmiş insanlar! Bu ilk yaptıkları yanlıştı. Sayalım birlikte...
Bu adaletsizlik karşısında çağdaş Ankara halkı tabi ki sinirlenecekti, sinirlendi de. Sıraya girmiş insanlardan bağırış çağırışlar duyuldu. E tabi az önce bahsettiğim "belli bir yaşa gelmiş insanlar"dan bir kaçı protesto eden insanların üzerine yürüdü. Yine onlardan biri araya girince bu gerginlik kısa süreli de olsa yaşanmış oldu. Hata oldu iki!
Neyse sonunda salona girdik!
Salon, atmosfer, basketbolcular... Her şey muhteşemdi! İki takım da kendinden emin ve rahattı! Gelin görün ki karşılıklı geçmiş olan taraftarlar hiç de bu kelimelere uymayan bir haldeydiler.
Telekom Güçlüler yine kendilerine ayrılan o belalı yere oturmuşlar, ilk dakikadan karşı taraftarı Çarşı'ya küfür yağdırmaya başlamışlardı. Daha maç başlamadan küfürün başlaması diğer "masum" izleyicilere "Ne oluyoruz?!" dedirttirdi. Bu da sanırım üçüncü hata oluyor...
İlk yarı Beşiktaş'ın ezici üstünlüğü ile biterken Telekom bu üstünlüğe cevap veremiyordu. Telekom Güçlüler ile Çarşı'nın atışması bir yarı boyunca sürmüş ortam iyice gerilmiş. En son şunu hatırlıyorum: Telekom Güçlüler'den biri Çarşı'ya dönmüş "Arada kaçmayın oğlum! Sizin..." devamını yazmıyorum. Devre arasını anlatan düdük çaldı ve basketbolcular salondan ayrıldı. Aynı anda tribünlerde bir hareketlenme! Sizce ne oluyor olabilir?!
Telekom Güçlüler öyle büyük bir hırs ve nefretle bulundukları yerden ayrılıp karşı tarafa koştular ki kameralar yakaldı mı bilmiyorum! Çarşı'nın bulunduğu tribüne vardıklarında ise en iğrenç sahneler yaşanmaya başladı! Karınca yuvasına küçükken hiç su döktünüz mü? Karıncalar havaya kalkarlar ve istem dışı hareket ederler... Değil mi?! Çarşı tribününde bulunan insanlar adeta tsunami etkisi ile oradan oraya savrulmaya başladılar. ok garip bir andı! Beş dakikanın ardından bütün tribün Telekom Güçlüler'in elindeydi. Muharebenin ilk kısmı bitmişti. Tüyler ürpertici görüntülere... Hata dört!
Daha sonrakileri anlatmama gerek yok! Oyun alanına dalan gözü dönmüş caniler... Güvenlik görevlilerinin copunu alıp Beşiktaş taraftarına saldıran insan dışı yaratıklar... Bir insanı yere yatırıp tekmeleyen garip ve tanımsız cisimler!! Anlatımı zor...
Olaylar durdu derken salona çıkan Türk Telekom bu olayları çıkaran taraftarın onları çağırması üzerine gidip onlara selam veriyor... Tutku Açık, gidip özel olarak biriyle konuşuyor bile. Burada hata kimde?!
Çevik kuvvet sonunda gözü dönmüş taraftarı da çıkardı salondan... Yarım saattir salona çıkamayan Beşiktaşlı basketbolcular da göründü sonunda...
Telekom bir gaz ile oyuna başladı ama devamı gelmedi... Yenen taraf Beşiktaş oldu.
Ancak Telekom iki kez yenildi!
1-Eline bilet verip maçlara taraftar diye getirdiğin kişilere dikkat etmeli!
2-Takım bu tür organizasyonlara bence alet edilmemeli!
3-Bedava bilet muhabbeti iyi, güzel, hoş ancak doğru kullanılmalı!
4-Orada burada bedava bilet saten garip tipler olmasındansa hiç bedava bilet olmasın bence daha iyi! Çünkü bedava bilet bence istenilen sonucu doğurmuyor, bu maçta gördük.
5-Ankara'nın bir tane basketbol takımı var Beko Basketbol Liginde... Ona da sahip çıkmalıyız! Böyle basit hatalarla takımı ve namını lekelemek hiç doğru değil.
6-Beşinci maddeyi unutmamalıyız!!
İçim çok doluymuş... Birçok şink bulmuştum sizin için. Yazılanları çizilenleri görün, fotorafları inceleyin diye ama... Gerek yok! En ayrıntılı şekli ile anlattım.
Maça gelip, her iki takımı da alkışlama erdemini gösteren, kavgaya rağmen çıkıp gitmeyen güzel basketbol severler. İyi ki varsınız. Bu ülkenin basketbol kültürünü siz adam edeceksiniz! Futbol holiganlarının basketbolumuza müdahale etmesine siz dur diyeceksiniz. Güveniyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder