28 Eylül 2014 Pazar

Müslüman bir eşcinsel.


"Allah'a inanıyorum.
Onun varlığına, birliğine ve bize bahşettiği her şeye... Peygamberine, meleklerine, kitaplarına...
Beni nasıl yaratmış olduğuna... Beni yaratmış olduğuna... Beni yaratmış... Beni..
Çocukluğumdan bu yana fark ettiğim bir farklılığım vardı. Diğer erkekler gibi kızlarla ya da annemle ilgilenmiyor, onlara dair bilgileri merak etmiyordum. Farklıydım. Ergenliğe girince daha da belirgin bir fark oluştu arkadaşlarla aramda. Kimseye açıklayamadığım tuhaf bir güdü vardı içimde.
Ağlamam bir şey ifade etmiyordu. Kimse hiçbir şey anlayamazdı.
Üniversitede bu farklılığın sebebini araştırma ve bunu kabullenme şansı buldum. Kampüse girdiğimde beni ötekileştirmek yerine farklılığımla tat bulan bir dünyanın içine de giriyordum. Artık ağlama konum değişmişti. Benim farklılığımın dünyaya dair olmadığını görüp kahroluyordum. Beni böyle yaratan Allah'a şükürler olsun, isyan etmiyorum. Beni anlamayanlara isyan ediyorum. Dünyada Allahlık oynayanlara isyan ediyorum.
İnandığınız, çok sevdiğiniz, taptığınız ve benim de bütün bu duygularla yaklaşıp uğruna secdeye vardığım tanrım beni böyle yarattı. İnandığınız, çok sevdiğiniz ve ondan ötürü yarattıklarını hoşgördüğünüz Allah'ınızın yarattığı ben'i, biz'i nasıl hor görürsünüz? Nasıl yargılar ve yaftalarsınız?!
Artık rahatlıkla söyleyebilirim, eşcinselim. Müslümanım. Bu benim Allah'a olan inancıma bir tesirde bulunmuyor. Lut kavmini de Kur'an'da geçen diğer helak olmuş toplumları da biliyorum. İşin aslını biliyorum. "Yaşamak oyun değil arkadaş. Dünyaya gelmenin bir bedeli var... Sevgi insanların hamurunda var."
Sapkın değilim. Azgın değilim. Günahkar değilim.
İşin içinden çıkamıyorum.
Sizden ve dünyanızdan vazgeçmek istesem de Allah'a inanıyorum.
Onun varlığına, birliğine ve bize bahşettiği her şeye... Peygamberine, meleklerine, kitaplarına...
Beni nasıl yaratmış olduğuna... Beni yaratmış olduğuna... Beni yaratmış... Beni.."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder